Çocuğunuz Ödev Yapmıyorsa, Ev Ödevi Krizi Nasıl Çözülür?

Paylaş

Anne-Babalardan en sık duyduğum şikayetlerden biri, “Çocuğum ödev yapmak istemiyor!” veya “Çocuğum ödev yapmıyor!” Çocuğunuz ödev yapmıyorsa, anne-baba olarak onu nasıl ödeve teşvik edeceksiniz?

Çocuğum ödev yapmak istemiyor.Ev ödevleri, ebeveyn-çocuk ilişkisinin en büyük yıpratıcılarından biri. Çocuklar ödevlerinin başına oturmamakta ısrar ediyor, ödevini yapmaya başladıklarında ise devam etmekte zorlanıyorlar. Ebeveyn(ler)i ise ödevlerin yapılması ve hemen bitirilmesi konusunda ısrar ediyor. Böylece ödeve duyulan öfke, ebeveyn-çocuk ilişkisine taşınıyor ve durum bir tür söz geçirme mücadelesine dönüyor. Alın size bir kriz. Peki neden böyle oluyor? Ödevleri ebeveynler ve çocuk arasında kriz yaşamadan yapmak ve yaptırmak mümkün değil mi? Çocuğunuz ödev yapmıyorsa, bir ebeveyn olarak bu durumun sizi nasıl etkilediğini öğrenmek ve bu durumla nasıl başa çıkabileceğinize dair tüyolar almak için bu yazının yardımcı olacağını umuyorum.

Çocukla yaşanan ödev yapma krizi ebeveynleri nasıl etkiliyor? Brown Üniversitesi bu sorunun yanıtı bulmak için bir araştırma yapmaya karar vermiş. 1173 ebeveynin katıldığı araştırmanın sonuçları, ebeveynlerin çocuklarının ödevleri nedeniyle kaygı, stres ve gerginlik yaşadıklarını gösteriyor.

Araştırmada ebeveynler tarafından bildirilen ödeve bağlı aile içi stres ve gerginliğin en çok şu durumlarda artmakta:

  • Ebeveynler ödevlere yardım etme konusunda kendilerini yetersiz hissettiklerinde,
  • Çocukları ödevleri yapmak istemediğinde,
  • Ödev yapma konusu aile içinde (ebeveyn-çocuk ve anne-baba) tartışmalara neden olduğunda,
  • Ödevin zorluğu hakkında ebeveyn ile çocuk arasında anlaşmazlık çıktığında,
  • Ebeveyn-çocuk ikilisinden en az biri ödevin yarattığı duygu ve düşüncelerinin karşısındaki tarafından anlaşılmadığını hissettiğinde.

Araştırmacılardan Ms. Donaldson-Pressman sonuçların, davranışın niyeti ile gerçekte ne olduğu arasındaki uyuşmazlığı gösterdiğini vurguluyor. Ona göre insanlar ev ödevleri hakkında konuşurlarken, bunun bitirilmesi gereken bir “iş” olduğu kısmına odaklanırlar. Oysaki ev ödevinin yarattığı sıkıntıdan da bahsedilmelidir. Örneğin, ödevin ne kadar süreceğinin tespit edilmesi ve çocuğa ona göre bir zaman verilmesi işleri kolaylaştıracaktır.

Anne-baba ile ödev yapmakDurum böyleyken, ödev yapmanın altında yatan birçok faktörü akılda bulundurmakta fayda var. Çocuğunuz ödev yapma konusunda sizinle çatıştığında, bu sizin yaptığınız veya yapmadığınız bir şeyle alakalı olmayabilir. Çocuğunuz o gün okulda çok yorulmuş veya kötü bir gün geçirmiş olabilir. Bazı günlerde çatışmanın dozu arttığında bir terslik olduğunu anlayabilirsiniz, bu gibi durumlarda onu anlamak istediğinizi ve ödevi yapmak istememe nedenini -sakinliğinizi koruyarak, içten bir şekilde- sormanız işe yarayabilir. Aslında düşündüğünüzde, çocuklar tüm günlerini okulda geçiriyorlar ve stres altında kalıyorlar. Eve geldiklerinde stresli ve performans kaygısının ağırlıklı olduğu bir ortamı evde yaşamamalılar, ve ev onlar için güvenli bir yer olmalı. Ayrıca birçok konuda olduğu gibi ödev yapma krizinde de yetişkin rolünüzü korumanız, sakin kalan, anlayan ama gerektiğinde sınır koyan ve yapıcı çözümler üreten taraf olmak krizin üstesinden gelmekte önemli rol oynuyor.

Ödev yapma(ma) mücadelesinin diğer bir ayağını da ebeveynlerin ödeve yüklediği anlam oluşturuyor. Ebeveynler başarılı bir çocuk/öğrenci yetiştirmek için performans kaygısına kapılabiliyorlar ve böyle anlarda çocukların neler hissettikleri gözden kaçabiliyorlar. Bazen de ebeveynler ödevi bir arabozucu olarak görüp, çocukları ödevleri yapmak istemediklerinde ödevleri kendileri yapabiliyorlar. Bu durum günü kurtarmanıza yardım etse de uzun vadede kısır döngüyü besleyeceği için sağlıklı değil. Buna ek olarak, bu ebeveyn tutumu ‘ödev yapmanın öğrencinin/çocuğun sorumluluğu olduğu ve öğrendiklerini daha kalıcı hale getirmeyi amaçladığı’ mesajını olumsuz etkileyeceği için çocuğun kafa karışıklığı yaşamasına neden olabilir.

Yukarıda belirttiğim noktalara dikkat edilmesi, ödev meselesinin sağlam bir zemine oturtulmasına ve muhtemel ödev yapma(ma) krizlerinin gerçekleşmemesine yardım edecektir. Aşağıdaki önerilerin de bu durumu destekleyeceğini düşünüyorum:

  • Çocuğu anlayan (yorucu bir günün ardından dinlenme ve oyun oynama isteği gibi) ancak sınırlar koyabilen bir tutumun (“bunu yapmalısın” gibi) sergilenmesi çok önemlidir.
    • Ebeveynin çocuğuyla empati kurmaya çalışması
    • Bilinmeyen bir şeyi öğrenmenin zorluğunun ebeveynler tarafından hatırlanması,
    • Ödevlerin amacının ne olduğunun netleştirilmesi (ödev yeni öğrenilen bilgilerin zihinde daha kalıcı olmasını sağlar),
    • Ödevlerin gerçekten çocuğun seviyesine uygun olduğundan emin olunması,
    • Ebeveynler tarafından ödevin ‘sorumluluk’ kısmını vurgulaması,
    • Ödevlerini yapmak istemediğinde ebeveynin yapmaması, çocuğun yapmama durumunun etkileriyle yüzleşmesi,
  • Ödev yapma zamanı, yeri ve şekli organize edilmelidir.
    • Okuldan geldikten sonra ödevlere başlamadan önce mutlaka bir dinlenme zamanının olmasına,
    • Ödev zamanlarının bir rutine konulmasına,
    • Hep aynı yerde ödev yapılması/çalışılmasına,
    • Çalışma yerinin dikkat dağıtıcı uyaranlarla dolu olmamasına dikkat edilmelidir.

Ödevlerin ebeveyn-çocuk ilişkinizi yıpratmadığı günler dilerim.

Uzm. Klinik Psikolog Cansu Torun

Kaynak:

http://parenting.blogs.nytimes.com/2015/09/10/when-homework-stresses-parents-as-well-as-students/?module=BlogPost-Title&version=Blog%20Main&contentCollection=Back-to-School&action=Click&pgtype=Blogs&region=Body

https://www.parentmap.com/article/whose-home-is-it-anyway

 

Facebook Yorumları
Paylaş

Yorum Yazın:

E-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

Mobile Sliding Menu

Wordpress Social Share Plugin powered by Ultimatelysocial