8 Maddede Iyi Bir İlişkinin Belirtileri

Paylaş

Biriyle romantik ilişkide olmak, bazen mum ışığında güzel bir akşam yemeği, gün batımında huzurlu bir yürüyüş, veya birlikte gidilen harika bir tatil demek olabilir.

Fakat bazen de, sizin olmayan bulaşıkları yıkamak veya gecenin bir yarısı ağlayan bebeğinizi sakinleştirmek demektir. Hatta bununla da kalmayıp bulaşık sırasının kimde olduğu konusunda veya bu sefer kimin kalkıp da bebeği susturması gerektiği hakkında kavga etmek demek bile olabilir.

Uzun lafın kısası, bazı durumlarda birbirinize duyduğunuz aşk ve tutku çok bariz olabiliyorken, bazen de aranızdaki bağlılık görmesi zor bir hal alabiliyor.

Peki ilişkinizin sağlıklı bir şekilde devam ettiğini veya durumun pek de iç açıcı gitmediğini nasıl anlarsınız ?

Psikologlar yıllardır uzun ve sağlıklı ilişkiler için gerekli olan nitelikleri araştırıyorlar. Biz de bu bilimsel araştırmalardan çıkan sonuçlardan iyi bir ilişkinin belirtileri nelerdir, sizler için derledik.

Birlikte olmadığınız zamanlarda onu sıkça düşünüyorsanız,

Birlikte olmadığınız zamanlarda onu sıkça düşünüyorsanız

 

2007 yılında yapılan bir araştırmada, yaklaşık 300 çiftle görüşen araştırmacılar, onlara ilişkileri hakkında sorular yöneltip ne kadar birbirlerine aşık olduklarını ölçen bir anket uyguladılar.

Sonuçlar bazı karakteristik ilişki özelliklerinin kişilerin eşlerine duyduğu aşkla doğrudan bağlantılı olduğunu gösterdi. Özellikle ilgi çekici olan bulgulardan biri; Birbirlerinden ayrıyken diğerini sık sık düşünen eşlerin, anket sonuçlarına göre kendilerini daha fazla aşık hissettiklerinin belirlenmesiydi.

Aynı çalışmanın devamı olarak 400 evli New York’lu çiftle yapılan araştırmada, eşlerini düşünürken başka işlere konsantre olmakta zorlanan kişilerin daha yüksek oranda eşlerine aşık olduğu belirlendi. (özellikle erkeklerde)

Kaynak

Onun verdiği güzel haberlere pozitif şekilde tepki gösteriyorsanız,

Businness Insider’dan Lauren Friedmann’ın yaptığı habere göre mutlu bir ilişkiyi anlamanın yollarından biri de; eşlerin birbirlerine verdikleri iyi haberlere, hayatlarındaki güzel gelişmelere, diğer eşin verdiği tepkiler.

Personality and Social Psychology dergisinde yayınlanan bir makaleye göre erkeklerin eşlerinin işinde terfi etmesine verdikleri dört tepki örneğini derledik:

Aktif-Yapıcı tepki: “Bu harika bir haber hayatım, yapabileceğini biliyordum, bunun için çok çalışmıştın.”

Pasif-Yapıcı tepki: Çok fazla dışavurmadan destek olmak – sıcak bir gülüş ve “Bu çok güzel bir haber”

Aktif-Yıkıcı tepki: “Bu artık daha uzun saatler çalışacağın anlamına mı geliyor? Üstesinden gelebileceğine emin misin?”

Pasif-Yıkıcı tepki: Eşinin verdiği iyi haberi adeta görmezden gelmek “ Aa, gerçekten mi? Bugün eve gelirken başıma ne geldiğine inanamazsın!”

Çok da şaşırtıcı olmayan bir şekilde ilişkinin tatmin ediciliği büyük oranda “aktif-yapıcı” tepkilere bağlı.

Kaynak

Kendi arkadaşlarınızla ondan ayrı vakit geçirebiliyorsanız,

 

Yıllar geçtikçe toplumumuzla birlikte evlilik kavramı da evrildi. Seneler öncesinde eşlerimizden öncelikle finansal partner ve koruyucu olmalarını beklerken artık kişisel doygunluk sağlamak da beklentilerimiz arasında en üste yerleşmiş bulunmakta.

Psikolog Eli Finkel’in ilişkiler üzerine olan araştırmasının sonuçları doğrultusunda, eğer ilişkinizde mutlu olmak istiyorsanız, eşlerinizden bütün varoluşsal ihtiyaçlarınızı karşılamalarını beklemek çok sağlıklı bir düşünce şekli değil. Kendinize hobiler bulup arkadaşlarınızla ayrı zaman geçirmek iki tarafa da iyi gelecektir.

Kaynak

Birlikte, benzer şeylere gülüyorsanız,

 

Online arkadaş bulma sitesi eHarmony’nin kurucusu ve Psikolog Neil Clark Warren’a göre ortak espri anlayışı romantik ilişkileri sağlamlaştıran en önemli faktörlerden biri.

Eğer eşinizle aranızda birbirinize özel bir “dil” varsa – örneğin takma isimler ve sizden başka birinin anlayamayacağı şakalar – bu birbirinize olan bağınızı güçlendirip ilişkinin tatmin ediciliğini arttırıyor.

Kaynak

İş bölümü yapıyorsanız,

Bir ankete katılan yetişkinlerin %62’si iş bölümü yapmanın başarılı bir evliliğin en önemli etmenlerinden birisi olduğunu söylemişler. İlgi çekici bir biçimde, sosyal stereotiplere karşın erkek ve kadınlar arasında bir fark göze çarpmamış. Fakat, geçmiş yıllara göre erkekler ev işlerine daha çok yardım etme eğiliminde olsalar bile, kadınlar hala erkeklere göre daha fazla ev işi yapıyor.

Kaynak

 

Birlikte Yeni Şeyler Deniyorsanız,

1993’te yapılan bir araştırma için araştırmacılar 50’den fazla orta yaşlı evli çiftin ilişki kalitelerini gözlemlediler ve onları üç gruba ayırdılar.

İlk grup için yeni ve heyecan verici aktiviteler belirlenip çiftlerden haftada en az 90 dakikalarını bu aktivitelerle geçirmeleri istendi – dans kursuna gitmek gibi. – İkinci grup yine en az 90 dakikalarını birlikte rutin sayılabilecek aktivitelerle geçirdi – sinemaya gitmek gibi. – Son gruptan ise hiçbir şey yapmaları istenmedi.

10 hafta sonunda araştırmacılar katılımcıların ilişki kalitelerini tekrar ölçtüklerinde yeni deneyimledikleri aktivitelerde birlikte zaman geçiren çiftlerin ilişkilerinden en memnun olanlar olduğu sonucuna vardılar.

2008’de New York Times’da çıkan haber’de Dr. Aron’a göre [araştırmanın arkasındaki isimlerden biri] sadece birlikte yeni şeyler denemek kriz içerisindeki ilişkilere çözüm olmak için yeterli olmayabilir. Fakat sağlıklı ama durağan ilişkileri olan çiftler için bu yeni deneyimler ilişkilerindeki eski kıvılcımları tekrar ateşleyebilir.

Kaynak

 

İlişkinizdeki dalgalanmalar sürekli değilse,

İlişkilerde dalgalanmalar yaşamak doğal olmakla birlikte, bu durumun sürekli hale gelmesi kötü bir sinyal olarak görülebilir.

Yakın zamanda yapılan bir araştırmada katılımcıların geri bildirimleri doğrultusunda 4 ayrı bağlanma şekli belirlendi: Dramatik, çatışma-merkezli, sosyal-merkezli ve partner-merkezli.

İlişki uzmanı ve Psikolog Gary Lewandowski’ye göre:

Dramatik ilişki içinde olan çiftler, geçen zamanla birlikte kaçınılmaz olarak birbirlerine bağlılıklarında dalgalanmalar yaşamaktalar.

Partner-Merkezli ilişkide olan çiftler, birlikte yeterince zaman geçiremediklerinde dalgalanmalar yaşıyorlar.

Sosyal-Merkezli ilişkide olan çiftler, arkadaşları ve ailesi tarafından düşünceleri etki altında bırakıldığında ilişkilerinde dalgalanmalar yaşıyorlar.

Ve son olarak Çatışma-Merkezli ilişkide olan çiftler, birbirleriyle çok sık kavga ettikleri için ilişkilerinde sürekli küçük dalgalanmalar halindeler

 

Görünen o ki, Partner-Merkezli ilişkide olan çiftler, ciddi ilişki seviyesine gelmeye en yatkın olanlar olmakla birlikte, dramatik ilişkide olan çiftler de gerekli stabiliteden uzak kalıp ayrılmaya en yatkın olan çiftler.

Kaynak

Tartışmalardan sonra aranızı düzeltmek zor olmuyorsa,

 

Psikolog ve ilişki uzmanı John Gottman’a göre, başarılı ilişkilerin bir numaralı niteliği tartışmalardan sonra tekrar aradaki bağı onarabilmek.

En başta söylediğimiz gibi sorunlar da ilişkilerin organik birer parçası. Onları görmezden gelmek bir çözüm olmamakla birlikte, sorunlara yaklaşım şeklimiz ilişkilerin kalitesinde belirleyici oluyor.

Bütün sağlıklı evliliklerin ve romantik ilişkilerin paylaştığı ortak özellik eşlerden birinin bir sorunu olduğunda uygulanan, “Sen üzgün olduğunda, ben dinlerim” modeli. “Dünya durur ve ben seni dinlerim, aksaklıkları birlikte onarırız. Birimiz diğerinin üzüntü içinde kalmasına izin vermez. Konuşuruz ve üstesinden geliriz”.

 

 

 

Bir Uyarı: Eğer içinde bulunduğunuz ilişkinin listelenen kriterleri sağlamadığını farkettiyseniz, bu partnerinizle ilişkinizi bitirmeniz gerektiği anlamına gelmiyor. Bu listeyi ilişkinizin size mutluluk getirip getirmediğini değerlendirmeye başlamanıza yardımcı olacak genel bir yol gösterici olarak görün.

Facebook Yorumları
Paylaş

Yorum Yazın:

E-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

Mobile Sliding Menu

Wordpress Social Share Plugin powered by Ultimatelysocial