Sosyal Medyanın Türk Toplumuna Etkisi

Paylaş

 

*Bu yazı, websitemin düzenli takipçilerinden Adil Can Sivrikaya ve onun arkadaşı Rıdvan Korkulutaş’ın Sosyal medyanın Türk toplumuna etkisi üzerine kaleme aldığı ve öncelikle UlusalKanal.com.tr‘de kaleme alınmış bir makaledir. Benim de sosyal medyanın Türk toplumuna etkisine dair fikirlerimin alındığı bölümü, yazının ortalarında bulabilirsiniz.

Ağaçların kesilmesini istemeyen 50 kişilik gruba Polis’in müdahalesinin ardından, Memet Ali Alabora, Okan Bayülgen gibi ünlü isimlerin olay yerinden 3G teknolojisi ile canlı yayınlar yapmaları ve bunları sosyal medya hesaplarından paylaşmaları, olaylara desteği arttıran etkenlerden birkaçıydı. Müdahalenin ardından Gezi Parkı’na destek ve müdahaleye tepki göstermek için #occupygezi ve #direngeziparki etiketleri oluşturuldu.

1

Babaoğlan: #direngeziparki etiketine ilk gün 2 milyon 619 bin tweet atıldı

Profesyonel sosyal iletişim ağı olan Linkedin Türkiye Bölge Yöneticisi Ali Rıza Babaoğlan, #direngeziparki ve #occupygezi etiketlerine atılan tweet sayısını açıkladı. #direngeziparki etiketine ilk gün 2 milyon 619 bin, toplamda ise 7 milyon 285 bin tweet atıldığını belirten Babaoğlan, #occupgezi etiketine ise toplamda 2 milyon 877 bin tweet atıldığını aktardı.

Babaoğlan, Gezi Parkı kitabı hazırladıklarını da belirtti.

USMED Genel Başkanı Said Ercan: Sosyal medyaya bağımlılık maksimum düzeyde

Türk toplumunun sosyal medya ve internete olan bağımlılığını değerlendiren Uluslararası Sosyal Medya Derneği Genel Başkanı Said Ercan, sosyal medyaya ve internete bağlılık ve bağımlılık maksimum düzeyde olduğunu ifade ederek internetin Türkiye’de chat odaları ve forumlarla hızla yayılmasının sosyal medyaya bağlılığı arttırdığına değindi.

Sosyal medya üzerinden olumlu hikayelerin artması, yeni fırsatlar, kariyer olanakları, internette para kazanma, sanallaşma, dijital devlete geçiş avantajları, grup satış siteleri, sanal şube indirimlerinin hızlıca bağlılık oluşturduğunu belirten Ercan, üye sayısı bakımından Türkiye’nin Twitter’da dünyada ilk onda, Facebook’ta ise ilk 5 ülke arasında yer alması bağımlılık boyutlarını göstermesi açısından önemli olduğunu söyledi. Ercan, “Son 1 yılda Türkiye’de internet kullanıcı sayısı 1.3 milyon arttı. 2013’te her gün internete girenlerin oranı ise %57’lere ulaştı. Bu oranlar başlı başına bir bağlılık kanıtı olarak gösterilebilir” ifadelerini kullandı.

“İnternet bağımlılığı polikliniği kuruldu”

İnternet ve onun alt kümesi olan sosyal medya bağımlılığı toplumu her geçen gün etkilediğini söyleyen USMED Genel Başkanı Ercan, bu bağımlılık hakkında Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları bünyesinde İnternet Bağımlılığı Polikliniği kurulduğunu ifade etti. Uluslararası Sosyal Medya Derneği ile Türkiye Yeşilay Cemiyeti arasında sosyal medya bağımlılığı arasında protokol imzalandığını aktaran Ercan, “Sosyal medyadaki anlık bilgi akışı, sürekli gelen yorum ve beğeniler, sosyal medyanın başından ayrılmayı zorlaştırıyor. Öte yandan sosyal medya mecralarının çoğalması, hepsine ayrı ayrı vakit ayırmak zorunda kalınması, akıllı telefonlar, bağımlılığı körükleyen etkenler olarak karşımızda duruyor” şeklinde açıklama yaptı.

Arama motorlarına bakıldığında Facebook cinayetleri, Twitter kavgaları, sosyal ağ tartışmaları, travmalar, hakaretler, sahte hesapların sosyal medyayı, savaş medyasına çevirdiğini aktaran Ercan, bu dönüşümün toplumun genlerini etkileyeceğini belirtti. Ercan, konuşmasını şu sözlerle noktaladı: “Toplum güvenliği ve bireysel güvenlik konularında, sosyal medya kullanıcıları dikkatli davranmak zorunda. Özellikle gençler, bu konuda çok savunmasız ve psikolojik olarak narsisizm kurbanı olabiliyorlar. Uzun dönemde, sosyal medya bağımlılığı en büyük sorun olarak toplumların geleceğini etkileyecektir

Yrd. Doç. Dr. Erkan Saka: Vatandaşlar internet üzerinden bilgi üretiyor

Yaptığımız ankette, “Toplumsal etki yaratabileceğini düşündüğünüz olaylara sosyal medyadan destek veriyor musunuz?” sorusuna %72,22 oranla “Evet” yanıtı aldık. Net Yanılsaması kitabının yazarı Evgeny Morozov’un “Sosyal medya, demokrasiden çok diktatörlere yarıyor” sözü ile sosyal medyaya tek taraflı baktığını belirten İstanbul Bilgi Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Erkan Saka, “Morozov’un iddialarına büyük ölçüde katılıyorum ama bu bakış açısı, internetin potansiyelini görmezden gelir” dedi. Saka, çoğu durumda vatandaşların internet üzerinden yarattığı şeyin “aktivizm” olmadığını, bilgi üretimi olduğunu söyledi. Ayrıca Saka, Morozov’un fikirlerinin hem Arap Baharı’nda hem de Gezi Olayları’nda güçsüzleştiğini de ekledi.

2

“Türkiye’de sosyal medya iyi kullanılıyor”

Türkiye’de sosyal medyanın iyi kullanıldığını ifade eden Saka, ”Ama bu demek değil ki mükemmeliz. Eski medya kullanımı alışkanlıklarının çoğu sosyal medyaya da yansıyor” şeklinde konuştu. Saka, sözlerini şu şekilde noktaladı: “Güzel olan yalan haber, dezenformasyon gibi bilgiyi çarpıtmanın çok hızlı şekilde açığa çıkarılabilmesi. Geleneksel medyanın hareketsiz kaldığı bir durumda, canlı yayınından mizah üretimine kadar çok geniş çerçevede sivil bir medya üretimi yapılabilmesi harika bir şey.

Psikolog Ayşe Altındaş: Sosyal medya, insanların kişisel gazetesi oldu

Sanal ortamdayken farklı gerçek hayatta iken farklı davranan kişilerin farkının çok olmadığı anket sonuçlarında, insanların kimlik arayışları içinde olmadığı anlaşılıyor. İnsanların arkadaşlarına, komşularına söyleyemedikleri şeyleri sosyal medyada çok rahat paylaşabildiklerini dile getiren Uzman Psikolog Ayşe Canan Altındaş, bu durumun iki yönünün olduğunu şu sözlerle belirtti: Biri pozitif, diğeri negatif: Pozitif olan şu, insanlar gündelik olaylara karşı bıkkınlıklarını, politik tercihlerini, haberlere, başkalarına karşı tepkilerini sosyal medyada daha rahat ifade eder oldular. Yani sosyal medya, insanların kişisel gazetesi oldu. Negatif olan ise şu: İnsanların sevgilerini, takdirlerini ve beğenilerini sosyal medyada daha rahat belirtirken, gerçek hayatta insanlar karşısında zorlanmaları. Bu da bizi duygularımızı doğru ifade edebilmek için ekstra araçlara ihtiyacımız olduğunu gösteriyor.

“Kişilerin sosyal ağ hesapları, onların terapi defterleri olarak görülüyor”

Psikolog Altındaş, kişiler sosyal medya hesaplarının onların bir çeşit terapi defteri, günahların, isteklerin, arzuların döküldüğü bir yer olarak gördüğünü iletti ve şunları ekledi: Özellikle Twitter’da oldukça komik, kara-mizah veya hem dil hem de içerik olarak son derece dürüst profillerin o kadar çok takipçi toplamasının sebebi, bu profillerin birçok kişinin dile getiremediklerini söylemesinden kaynaklanıyor.

42 yıl sonra kardeşini Facebook’ta buldu

Zonguldak’ın Ereğli İlçesi’nde oturan 52 yaşındaki Abdulkadir Özdemir, babasının ikinci evliliğinden olan hayatı boyunca hiç görmediği kardeşi 42 yaşındaki Aysel Yıldızbakan’ı, Facebook sayesinde buldu.Dijital İletişimci Serhat Bıçakçı: Sosyal medya gençleri bilgi yoksununa çevirdiDijital İletişimci Serhat Bıçakçı, sosyal medyanın da dahil olduğu dijital hayatın araştırmacı olması gereken genç insanları bilgiden yoksun, her gördüğüne inanan bir hale dönüştürdüğü ileterek bu durum sonucunda sosyal ağların dezenformasyon yuvasına döndüğünü belirtti. Bıçakçı, Gezi Parkı Olayları başta olmak üzere çoğunlukla bu olayların hem bireysel hem de toplumsal zararının görüldüğünü söyledi.Sosyolog Tolga Keskin: Sosyal medyayı kullanan birçok birey örf, adetlerini yıkma peşindeSosyal medyanın toplumsal değişime neden olacağını söyleyen Sosyolog Tolga Keskin, değişimin uzun vadede olabileceği gibi kısa vadede de olabileceğini vurguladı. Keskin, Avrupa özentiliğinin daha fazla olduğuna değinerek, “Artık herkesin evinde bilgisayar ve TV olduğundan insanımız diğer toplumlarla daha çok etkileşime girmiştir” dedi. Bu durumun küreselleşmenin bir sonucu olduğunu söyleyen Keskin, “Örf, adet ve kültür ülke sınırlarını açarak kendine özgü dünya kültürü oluşturmaktadır” şeklinde konuştu.Keskin, sözlerini şöyle sonlandırdı: “Bugün Türkiye’de olduğu gibi toplumsal çatışmalara sürüklenmektedir. Toplumsal yozlaşmalara görülmektedir. İnsanlar kimliklerini unutup birbirlerini ötekileştirme peşine düşmüş bu durumda toplumda adam öldürme, tecavüz vb. gibi toplumsal sorunlara yol açmıştır. İnsanlar şuan geçiş aşamasına girdikleri için toplumsal buhranın tam ortasında bulunmaktadır.

ulusalkanal.com.tr

1. Meltem Banko, Ali Rıza Babaoğlan, “Gezi Parkı Sürecine Dijital Vatandaş’ın Etkisi”, Haziran 2013, http://www.geziparkikitabi.com/, Erişim Tarihi: 22 Ekim 2013, s. 20
2. Sedat Deniz, “Twitter Türkiye 2013 (Infografik)”, 13 Şubat 2013, http://blog.natro.com/2013/02/13/twitter-turkiye-2013-infografik/, Erişim Tarihi: 23 Ekim 2013
Facebook Yorumları
Paylaş

Yorum Yazın:

E-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

Mobile Sliding Menu

Wordpress Social Share Plugin powered by Ultimatelysocial