Modern zamanlarda anne-babalar için hızlı yaşamanın getirdiği zorluklardan biri de, çocuklarını topluma faydası olacak, iyi, ve ruhsal olarak sağlıklı bireyler olarak yetiştirmek.
Yine de, ebeveyn-çocuk ilişkisinin nesillerdir değişmeyen bazı yönleri var ki, bunlar topluma faydalı, mutlu ve başarılı çocuklar yetiştirme yolunda pek değişmiyorlar. Bu yazıda Harvard Üniversitesi’nden araştırmacıların iyi, nezaketli ve anlayışlı çocuklar yetiştirmek için gereken 6 adımı sizlerle paylaşacağız.
Bu belki de yapacağınız tüm her şeyin temelini oluşturan öge. Ancak çocukla vakit geçirmek nedir, isterseniz onu da detaylandıralım.
Çocuğunuz birlikte olduğunuz zamanlarda başta size ilgisiz olsa bile, oynadığı oyunu zaman içinde sizinle paylaşmak isteyecektir.
Örneğin çocuğunuz okulunda bir öğretmeniyle anlaşmazlık yaşıyor. Böyle bir durumda ilk yapacağınız ne olur? Öğretmene kızgınlıkla gidip bağırır mısınız? Yoksa, biraz düşünüp çocuğunuza öğretmeniyle görüşeceğini mi söylersiniz? Eğer 2. şıkkı tercih ediyorsanız, siz sorunlara yapıcı bir biçimde yaklaşıyorsunuz demektir. Böyle bir durumda çocuğunuza atacağınız adımları da anlatın. Örneğin, “Oğlum ben uygun bir zamanda öğretmeninle gidip bu konuyu konuşacağım ve neden böyle olduğunu anlamaya çalışacağım. Sonra onunla konuştuklarımızı sana da anlatacağım. Eğer bu durum iyileşmiyorsa, belki sınıfını değiştirmeyi düşünebiliriz.” gibi. Gördünüz mü, siz de konuya yapıcı yaklaşınca, atacağınız adımları çocuğunuza aktarabildiniz.
Harvard’lı araştırmacılar, “Başkalarını düşünme kapasitemiz, kendi suçluluk, utanç, haset, kıskançlık ve benzeri negatif duygularımız tarafından engellenir.” diye belirtiyor. Çocukların bu duyguları isimlendirebilmesi, ve bir yetişkin eşliğinde çözüme götürebilmesi önemlidir. Ayrıca, bu duygular çok taştığında, çocuklara sınır çizebilmek, onların güvenliğini ve iyiliğini düşündüğümüzü göstermemiz açısından önem taşır.
Neredeyse tüm çocuklar kendi yakın çevrelerindeki kişilere (aile bireyleri, akrabalar, yakın arkadaşlar) iyi davranırlar. Ancak kendi çevreleri dışındaki insanlara nasıl davranacaklarını bilemeyebilirler. Sokakta çocuğunuzun bir dilenciyi veya engelli bir insanı gördüğünde verdiği ilk tepkiyi düşünün. Önce ona merakla bakar, kendisinin o kişiden farklı olduğunu anlar, ve o kişiye nasıl davranacağını kestirmeye çalışır. Hatta bazı çocuklar diğerlerinden hızlı davranırlar, ve farklının yarattığı kaygıyı azaltmak için o kişiyi etiketler: “Aa anne bak, farklı biri. Onun kolu yok.” gibi. Çocukların yaptığı bu tip şeylerin çok zalimce olduğunu düşünürüz çoğu zaman. Ancak, çocuğun bu etiketlemeyi yaparak amaçladığı kendi kaygısını azaltmaktır. Dolayısıyla burada anne-babanın da farklılığa verdiği tepki çok önemli. Çocuklarınıza iyi dinleyiciler olmaya, farklıyı merak etmeye ve kendisini başkasının yerine koyabilmeye teşvik ederseniz, empati duyabilme kapasitesi gelişecektir.
Ancak bazen biz yetişkinler olarak bile bu bahsettiklerimizi yapmakta zorlanabiliriz. Böyle bir durumda, ailedeki tüm bireylerin birlikte görüldüğü bir uzmanın yönettiği aile danışma seansları, hem sizin hem de çocuğunuzun ruh sağlığı açısından çok faydalı olacaktır.
Seanslar hakkında bilgi almak için, bilgi@pavlovspartner.com‘a e-mail atabilir veya linkteki formu doldurabilirsiniz.
Herkese güzel günler dilerim,
Psk. Ayşe Canan Altındaş