“Çocuğum Zeki mi?” Türkiye’de Zeka Testleri

Paylaş
Çoğu zaman okul başarısının IQ’ya denk geldiği düşünülse de, her çocuk için öyle değil.

 

Bir psikolojik danışmana giden ailenin aklını kurcalayan en önemli sorulardan biri: “Çocuğum ne kadar zeki?” sorusudur. Türkiye’de aileler bu konuda oldukça evhamlı ve meraklı olmasına rağmen, ülkemizde standardize edilmiş güncel testlerin yokluğu oldukça çelişkili bir durum. Türkiye’de çocuk zeka testleri’nde en çok uygulanan WISC-R, aslında 1974’te sürümü yapılmış ve artık güncel olmayan bir zeka testi. WISC’in en son versiyonu olan WISC-IV ise Amerika’da en çok uygulanan ve dünyada bir çok dile çevrilmiş bir zeka testi, ama henüz Türkiye’de ne uyumlandırılma, ne de standardizasyon araştırmaları yapılmış. (Bunun üstüne çalışan psikologlar var, ancak 2003 senesinde çıkan testin hala ülkemizde uygulanamıyor olması, bu konuda yapılan araştırmaların yavaşlığını kanıtlıyor.)  Dolayısıyla, çocuklarına zeka testleri yaptıran aileler, artık eskimiş bir zeka testi uygulatıyorlar. Tabii ki testin eskimiş olması yaptırılan zeka testinin hiçbir şekilde bir belirteç olarak  kullanılamayacağını göstermiyor. Ancak WISC-R’ın Türkçe versiyonunu çocuklarına yaptıran ailelerin dikkat etmesi gereken birkaç nokta var.

Çocuğuna WISC-R yaptıran ailelerin dikkat etmesi gerekenler:

  1. Flynn Etkisi: Flynn Etkisi zeka testleri’nde 1984 yılında James R. Flynn
    Birçok zeka testinden aşina olduğumuz Matrix soruları WISC’ın en son sürümünde de mevcut.

    tarafından farkedilmiş bir fenomen. 1930’lardan beri yapılan zeka testleri’ni inceleyince görülen şu ki, zeka testleri’nin versiyonları eskidikçe, yeni jenerasyonlar zeka testleri’nde daha yüksek bir ortalamaya sahip oluyorlar. Yani bir araştırmacının şaka yollu belirttiği gibi: “Yeni jenerasyon çocuklar gitgide zekileşiyor.” Bu anne babalar için sevindirici bir durum olsa da, unutulmaması gereken şu, zeka seviyesinde ortalamanın yükselmesi aynı jenerasyondaki tüm çocuklar için geçerli bir durum. Dolayısıyla testlerin eski sürümleri yeni jenerasyon çocuklara uygulandığında görüyoruz ki, çocukların IQ skorları şişiyor. Bu durumda çocuğunun WISC-R skorunun 115 olduğunu gören bir ebeveyn, çocuğuna süper-zeka muamelesi yapmadan önce bir psikolojik danışmanla görüşmeli, çocuğunun test sonuçlarını, geçmişini ve okul performansını danışmanla paylaşmalı ve danışmanın yönlendirmeleri üzerine çocuğu için bir yol çizmeli.

  2. WISC-R‘ın en son versiyonunda kullanılmayan Labirentler, Resim Düzenleme ve Parça Birleştirme gibi bölümlerdeki yüksek skorlar çok dikkate alınmamalı, çünkü bu bölümlerin zekayı ölçmedeki güvenilirliğinin oldukça az olduğu farkedildi.
  3. WISC-R‘ın yeni versiyonu olan WISC-IV’ün Amerika’daki çalışmalarında görünen şu ki, yeni versiyon, Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite, öğrenme ve okuma bozukluğu olan çocukları belirlemede daha iyi bir klinik araç. Dolayısıyla eski versiyonda çocuklarda bu sorunların farkedilmesi daha zor olabilir.
MEB yaratacağı zeka testinde çocukların sadece sözel ve aritmetik kabiliyetlerini değil, görsel düşünme ve çevre manipulasyonu gibi özellikleri de ölçmeli.

Yazıya son vermeden önce şunu da belirtmeliyim ki, Milli Eğitim Bakanlığı’nın girişimleri arasında yer alan ‘Türklere özgü zeka testi’ fikri, öne sürülmeden önce üzerine oldukça düşünülmesi ve uzmanların fikrinin alınması gereken bir konudur. Dünya’da geçerli bir zeka testi yaratılması için üstünde yaklaşık 5-7 sene çalışması gerektiği düşünülürse, MEB’in önerisinin çok da tutarlı olmadığı farkedilecektir.

Peki çocuklara zeka testi yaptırmak hakkında siz neler düşünüyorsunuz?

 

 

WISC-R Zeka Testi yaptırmak veya elinizdeki raporu yorumlatmak için canan.altindas@pavlovspartner.com‘a mail atabilir, veya bu sayfadaki formu doldurarak randevu talep edebilirsiniz.

Facebook Yorumları
Paylaş